Bursa… Türkiye’nin dördüncü büyük şehri. Sanayisiyle, tarımıyla, turizmiyle, tarihiyle bir dev. Ama siyaseti?
İşte orada kocaman bir soru işareti var.
Eskiden Bursa’da siyaset konuşulurdu. Hem de her yerde. Kahvede, durakta, fabrikada, okul kantininde. Çünkü siyasetin nabzı halkla birlikte atardı. Şimdi?
Şimdi siyasetin kendisi bile sahneden çekilmiş durumda. Yerini atanmış danışmanlar, algoritma okşayan sosyal medya hesapları, kalıplaşmış metinler aldı.
Bursa’da Siyaset Çökmüş Durumda mı?
Evet.
Çünkü bugün Bursa’da siyasi partiler halktan kopuk. Belediye kazanmak, halkı kazanmakla karıştırılıyor. Seçimden seçime sokağa çıkan, mikrofonu eline alıp ekranlara oynayan, koltuğu garantileyince cam filmi arkasına saklanan bir siyaset tarzı hâkim.
CHP: Değişim mi, Değişim Taklidi mi?
CHP, 2024’te Bursa Büyükşehir’i aldı. Evet, bu büyük bir başarıydı. Ancak üzerinden daha 3 ay geçmeden içeriden başlayan hizip savaşları, medyaya düşen açıklamalar ve karşılıklı itiş kakışlar bu zaferin içini boşalttı.
Halk hizmet beklerken, CHP kendi iç muhalefetiyle meşgul.
Seçilmiş kadroların değil, eski alışkanlıkların hâkim olduğu bir yapı değişimi değil, makyajlı devamlılıktır.
AK Parti: Yorgunluk Sendromu
Bursa’da AK Parti hâlâ güçlü ama aynı zamanda yorgun. 20 yılın verdiği iktidar alışkanlığı, dinamizmi bitirmiş durumda.
Teşkilatlar çalışıyor gibi görünüyor ama heyecan yok. Bürokrasiye hapsolmuş bir siyaset tarzı, halktan gelen sesi duymayan bir yönetim anlayışı egemen.
“Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” sloganı artık ikna etmiyor.
DEVA, İYİ Parti ve Diğerleri: Alternatif mi, Alternatifsizlik mi?
Yeni partiler sahnede ama sadece orada. Sahnede.
Sahada değiller. İYİ Parti iç karışıklıklarla meşgul, DEVA hâlâ tabela değiştirmenin ötesine geçemedi. Gençlik yok, kadın yok, yerel inisiyatif yok.
Bir partinin varlığı, açtığı ofisle değil, açtığı gönülle ölçülür. Bu partiler gönül açamıyor.
Bursa’nın Siyasi Gerçekleri
- Siyaset halktan koptu.
- Gençler artık hiçbir partiye inanmak istemiyor.
- Seçim kampanyaları yalnızca reklam ajanslarının ürünü.
- Belediye meclis üyeleri görünmez, milletvekilleri yalnızca basın toplantısı aktörleri.
Ne Yapılmalı?
- Saha Geri Alınmalı: Siyaset yeniden halkın gündemine dönmeli. Mahalleliyle konuşmayan siyasetçinin broşürü çöptür.
- Liderlik Gösterilmeli: Partilerin başındaki isimler “susma, idare et” refleksinden çıkmalı. Bursa’nın gerçek meseleleri yüksek sesle dile getirilmeli.
- Kurumsal Hafıza Yeniden Kurulmalı: Hangi parti olursa olsun, geçmişin deneyiminden kopan siyaset kördür.
Son söz mü?
Bursa’da siyaset bitmedi, sadece cesaret eden kalmadı.
Kimse risk almak istemiyor. Kimse “halk bana ne diyor” diye dinlemiyor.
Oysa siyaset, meydanlarda değil, mutfak masasında başlar.
Ve ben 40 yıl sonra hâlâ şunu söylüyorum:
Eğer bu şehirde siyaset yeniden ayağa kalkacaksa, önce koltuğa değil sokağa oturulmalı.
Yorumlar
Tespitinize tamamen katılıyorum başarılar saygılar sevgiler
0 0